Sayfalar

Türkiye'de Henüz Çıkmamış Vampir Kitapları 6- Gece Avcısı Serisi (Night Huntress Series)




Mezara Az Kala

Eğer Buffy ve Angel’ın çucuğu olsaydı, kesinlikle tam Cat Crawfield gibi olurdu. Vampir görünüşüne sahip, biraz vampir kanı taşıyan bir vampir avcısı. Cat’in dolabında birkaç iskeleti var… Ve bazılarıda arka bahçede gömülü... Yarı vampir gece yaratıklarının gizli yerlerini bulup yok ediyor ve Bones tarafından esir alındığı zaman anlıyor ki baş vampirin ona ögreteceği birkaç şey var. Onlardan biriyle çalışmak Cat’in planları arasında yer almıyordu fakat kazıklar yükseldi ve şimdiye kadar ki en zorlu savaşla yüzleşti…



Mezarda Bir Ayak

Mezardan kaçabilirsin ama saklanamzsın….Yarı vampir olan Cat Crawfield şimdi hükümet için suçluları dünyadan arındırma amacıyla çalışan bir özel ajan. Hala Bones'u, seksi ve tehlikeli eski sevgilisini kullanıyor. Ancak ne zamanki Cat bir suikastın merkezi oluyor, ona tek yardım edecek adam arkasında bırakıp gittiği vampir olduğunu anlıyor. Onun etrafında olanvampirleri vampirleri umursamadan avlayıp yok etmenin yanında Cat’in bütün duygularını harekete geçiriyor. Ama kafasındaki düşünce-aranan:ölü yada yarı ölü-yani hayatta kalması, Bones'la iş birliği yapması demek. Ve her ne kadar onlarla birlikte profesyonel iş yapmayı denemek zor olsa da, sonsuza kadar sürecek olan tutkusunu bulacak…. Ve Bones, onun bir daha çıkıp gitmesine izin vermeyecekler…



Mezarın Sonunda

Bu yarı vampir Cat Crawfield’ın hayatındaki en iyi an olmalı. Onun tarafındaki ölümsüz aşkı Bones ile, çok başarılı bir şekilde ölümlüleri yabani ölümsüzlerden koruyabiliyor. Ama Cat’in kan emicilerden gerçek kimliğini saklamak için  kullandığı eskimeye yüz tutmuş kimlik değişimleri olmasına rağmen, sırrı sonunda ortaya çıkar ve onu bir belanın ortasına çeker. Sanki bu yetmezmiş gibi, Bones’un geçmişinden gelen bir kadın Bones’u sonsuza kadar gömmek ister. İntikam isteyen vampirlerin çaprazında kalan Cat, Bones’a öldürücü büyüsünü salmasını durdurmasına yardım etmeye karar verir. Cat kötü kanın ne demek olduğunu öğrenecektir. Ve özel ajanken öğrenmiş olduğu hileler ona yardımcı olmayacaktır. Kendini mezardan daha kötü bir kaderden kurtarmak için vampir içgüdülerine ve Bones’a sıkı sıkıya sarılması gerecek..



Zamansız Mezarın Kaderi

Yarı vampir Cat Crawfield ve ölümsüz sevgilisi Bones tanışalı 6 sene olduğundan beri, ölümsüzlere, intikam dolu baş vampire ve kan bağıyla rehin edilmiş bağlıklarına karşı savaştılar. Ve şimdi tatil zamanı. Ancak mükemmel Paris tatili ile ilgili umutları bir gece Cat dehşet ile uyanınca yıkılır. Bones’dan daha güçlü olan vampir Gregor hakkında görüntüler görüyordur ve dahası Gregor ile Cat’in bile haberi olmayan bir bağı vardır. Gregor Cat’in ona ait olduğunu düşünüyor ve Cat ona ait olana kadar da durmayacak. Ona kabuslarını yaşatan vampirle kalbine sahip olan vampir arasındaki savaş başlar ve yalnızca bunu Cat durdurabilir. Kullanabileceği tek gün dünyadaki en kötü kan emiciyi çağırması olacak… Bu güç ona erken mezarı yaşatsa bile..

vampirakimi.com


Türkiye'de Henüz Çıkmamış Vampir Kitapları 5-Evernight Serisi


 Evernight
Bianca kaçmak istiyordu.

O, Evernight Akademisi'nin yeni öğrencisiydi. Her nasılsa akıllı, parlak ve yağmacı sınıf arkadaşlarının fazla mükemmel olduğu, tüyler ürpertici gotik yatılı okul. Ve Bianca oraya uymadığını biliyor.

Ve sonra "Evernight tipi" olmamaya şiddetle kararlı görünen başka bir yalnız olan Lucas'la tanışır. Bianca ve Lucas arasında inkar edilemez bir bağlantı vardır. Onunla beraber olmak için her şeyini tehlikeye atacaktır fakat karanlık,eski sırlar onları ayırmak için kaderlerindedir... ve Bianca şimdiye kadar doğru sandığı herşeyi sorgulamalıdır..



        Hayalperest
İçimdeki vampir yüzeye artık daha yakındı . . .

Evernight Akademisi: Çok güzel ve tehlikeli öğrenciler için yatılı bir okul - vampirler. Bianca iki vampir için doğmuş ve her zaman ona kaderinin onlardan biri olmak olduğu söylenmişti.

Ama Bianca Lucas'a aşıktır-bir vampir avcısı ise onu öldürmek için yeminlidir. Gerçek kimliği ortaya çıktığında paramparça edildikleri için okuldan kaçması için onu zorlamaktadır.

Onlar ayrılmalarına rağmen,Bianca ve Lucas birbirlerinden vazgeçmeyeceklerdir. Onu tekrar görebilme ihtimali için herşeyini tehlikeye atacaktır, bu bile Siyah Haç vampir avcıları ile karşı karşıya kalmak- yada Evernight'ın güçlü vampirlerini aldatmak anlamına gelmektedir. Bianca'nın sırları onu yalanlarla örülü bir hayat yaşamaya zorlar.

Fakat Bianca sadece sır tutmuyordur. Evernight onu hedefleyen kötü bir güç tarafından saldırıya ugradıgı zaman gerçeği keşfeder ve bildikleri sadece başlangıçtır. . .


Serinin Çıkacak Kitapları :
Hourglass
Afterlife
vampirakimi.com

Türkiye'de Henüz Çıkmamış Vampir Kitapları 4- Vampir Romantizmi Serisi



Vampir Romantizmi
      
Paranormal romanların en büyük isimleri, sizleri daha çok susatacak insanlık dışı tutkuların ve sıcak kan hikayerini içeren 30 kısa hikayeyi bir araya getirdi.  Yazarlar; Sherri Erwin, Caitlin R. Kiernan, Jenna Black, Jenna Maclaine, Raven Hart, Delilah Devlin, Keri Arthur, Kimberly Raye, Alexis Morgan, Lilith Saintcrow, C.T. Adams, Cathy Clamp, Susan Sizemore, Dina James, Colleen Gleason, Barbara Emrys, Savannah Russe, Shiloh Walker, Vicki Pettersson, Rebecca York, Rachel Vincent, Amanda Ashley, Karen Chance, and Nancy Holder.  Bunlar sizin annenizin zamanında ki vampirler değiller.



Vampir Romantizmi 2

Vampir Romantizmi öykü serisinin ses getiren ilk kitabının heyecan uyandıran devam kitabı insanlık dışı tutkuları, gece yarısı zevklerini, sıcak kan hikayelerini içeren 30 kısa hikayeyi içeriyor.  Kendi alanlarında en iyi isimleri barındıran kitap ; Wilks, Caitlin Kittredge, Jennifer Ashley, Dawn Cook, and Diane Whiteside ; bu derlemesiyle kesindir ki çok fazla ilgi uyandıracak.
vampirakimi.com

Türkiye'de Henüz Çıkmamış Vampir Kitapları 3-Diş İzleri





Diş İzleri

Genç bir kaçak, on yıl boyunca ailesinin izini süren ve bir seri katil profili sergileyen sadist bir vampir tarafından öldürülür. Onu, yenidoğan bir vampir olarak yeniden diriltir ve yeniden öldürür. Bu ölümsüz çocuk, sadist vampirden kaçtığında vampir kitleleri tarafından hakkında şehir çapında bir arama başlatılır. Çünkü bu ölümsüz çocuk, kendi kimliklerini afişe edebilecek bir tehlike olarak görülmektedir.

Steven ve Lori ise New York’un sanat dünyasında tanınmış birer sanatçı ve de birer yazarlardır. Kötü bir ayrılığın tam ortasındadırlar fakat basitçe yollarına devam etmek yerine birbirlerine takılıp kalmışlardır. Çünkü ikisi de bağlayan bir sözleşme vardır. Vampirler üzerine bir kitap yazmak üzere imzalanmış bir kontrat... Ve araştırmaları onları ölümsüz çocukla karşı karşıya getirdiğinde ve gerçekleri tesadüfen bulmaya başladıklarında, neredeyse varlığına hiç inanmadıkları canavarların savaşının ortasında kalacaklardır. Acaba bu savaş onların tekrar bir araya gelmesi için gerekli olan ve bir zamanlar birbirlerine karşı hissettikleri duygularını yeniden ortaya çıkarabilecek mi?
vampirakimi.com

Türkiye'de Henüz Çıkmamış Vampir Kitapları 2- Vampir Öpücükleri Serisi




Vampir Öpücüğü
Onun  küçük kasabası, "Dullsville” de, 16 yaşındaki Raven—vampir delisi bir gotik-kız—dışlanmış biri. Ama çok uzun süre için değil…
Entrikalar ve yıllardır boş kalan ve kapalı duran Benson Hill’in tepesindeki sık uğranılan konak söylentileri... Taa ki gizemli bir yabancının oraya taşınmasına kadar. Bu ürkütücü insanlar kim—özellikle de yakışıklı, kara ve elde edilmesi zor Alexander Sterling? Ya da onun yerine, onlar ne? Şehir zırvaları doğruluk çanlarını mı çalıyor? Onlar vampir mi? Bir vampir öpücüğüne göz diken Raven, hem kendi ölümsüzlüğü ve hemde Alexander’ın aşkının güveninin tehlikede olması gerçeklerin meydana çıkmasına sebep oluyor.
Ellen Schreiber’in ürkünç ve heyecanlı romantik öyküsü geleneklerin hüküm sürdüğü bir şehirde birbirine aşık iki dışlanmış insanın şok edici bir süprizle son bulan hikayesini anlatıyor.



Tabutu öperek

Dullsville’den çok uzaklarda değil,birisi karanlıkta pusuya yatmış…
Yakışıklı ve gölgelerle dolu Alexander Sterling ile tanışmasından sonra, gotik kız Raven’in karanlık dünyası yeni bir aydınlığa kavuşuyor. Ama onun favori filmi Kissing Coffin de de olduğu gibi aşk her zaman karmaşıklarla dolu ve özellikle de Alexander’ın koruması gereken bir sırrı varsa.. Alexander aniden ortadan yok olduğu zaman, Raven bütün tehlikeleri göze alarak Dullsville'den onu bulmak için ayrılıyor. Güvende kalabilecek mi, kim yada ne olduğu fark etmez yolunda nelerle karşılaşacak?



Vampir Kasabası

Gotik kız Raven için, rüyalarının erkeğiyle çıkması karmaşıktı. Özellikle Alexander’ın sırrı birbirlerini sadece gece görmelerini gerektiriyorsa. Ve şimdi çiftimiz karanlıkta aniden şehirde beliren Alexander’ın ezeli rakibi, Jagger ile ekstra temkinli olmak zorunda. Jagger endişelenmek için yeterli sebep değilmiş gibi, Luna onun göz alıcı soluk tenli kız kardeşi ortaya çıkar ve Raven’ın uzun süreli düşmanı Treyor’u kışkırtır. Alexander'ın, Jagger ve Luna’nın saklandığı yeri bulması ve onları ordan yok etmesi gerekmektedir. Yani, eğer çok geç kalınmadıysa Dullsville’i bir vampir şehri olmaktan kurtarabilecekler mi?



Vampirle Dans

Şehirde yeni bir vampir var. İsmi Valentine Maxwell... Gotik kız Raven biliyor ki bu son davetsiz misafir sadece soruna sebep olacak. Onun iki vampir kız kardeşiyle savaşıp onları Dullsville’den kovmalı. Ama onun erkek kardeşi Billy bu tehlikeli ikiz kardeşle en iyi arkadaş olduğu zaman tehlike aniden artıyor. Her genç kızın hayalinde onun erkek arkadaşıyla mezuniyet balosuna gitmek olmasına rağmen Raven Billy’yi koruyabilmek için herşeyi yapacak.
Valentine’in ortaya çıkması tehlikelerin ortaya çıkmasını atrırabilir. Her nasılsa Valentine Raven’in gerçek aşkı Alexander için içten içe ölümsüz olma isteğini biliyor olabilir mi?



Tabut Kulubü

Aşık Raven için onun geceleri yaşayan erkek arkadaşı Alexander’ın Dullsville’a geri dönüşünü neyin engellediğini hayal etmesi çok zordu. O zaman yapacak tek birşey vardı. Alexander’I bulmak... Yol boyunca, Raven kendini evinde hissettiği yer olan Tabut Kulubü'ne karşı koyamayacak. Ama kulüpteki gizli kapıya ayağı takıldığı zaman, gizli bir içme evi olan bir yeraltı mezarlığında bulur kendini. Onların karanlık bir üyesi tarafından ağına düşürülmesi, Raven’in boyundan büyük işlere kalkıltığına düşünmesine sebep olur. Ama bu gizli klübü araştırmak çok cezbedicidir. Alexander’ın belalı düşmanıyla yüz yüze gelmesinden sonra bile…



Asil Kan

Yaz tatili sona erer ve Raven Dullsville lisesine dönmekte istekli değildir. Bunun tek sebebi sadece okulun başbelası zengin görünümlü Treyor Mitchell ile karşılaşması değil, onun ölümsüz erkek arkadaşı ile olan uyku dolu günlerinin sona ermek zorunda olmasıdır da. Sadece sabah sınıflarının olması da tek farklılık değil.
Ailesinin şehre geri döneceğini yazan beklenmedik mektup Alexander’ın konağına gelir. Ve onlar geldiklerinde, Raven dışındaki herkes korkunç bir çift görür. Alexander Raven’i ailesiyle tanıştırmayı nasıl erteleyecektir? Alexander ailesinin eve dönüşüyle ilgili bir şey saklıyor olabilir mi?
Raven hayatının en korkunç akşam yemeği davetine çağırıldığı zaman, olayların yönü onun Alexanderla gelecekteki hayatına dönüşecek mi ?Ellen Schreibe’ın çok satanlar listesindeki kitabı Vampir Öpücüğü serisi beklenmedik bir dönüşümle devam ediyor.



Vampir Öpücüğü:Başlangıç

                                                   Şehirde yeni bir çocuk

                                                      Vampir söylentileri

                                                         Tehlikeli ilk aşk

                                                 Burası hepsinin başladığı yer

Ellen Schreiber’ın çok satan Vampir öpücüğü serisinin  ilk üç kitabı,sizi beklenmedik sıradan olmayan bir romantik hikayeye sürüklüyor…
vampirakimi.com
                   

Türkiye'de Henüz Çıkmamış Vampir Kitapları 1-Gir Kanıma


  
Gir Kanıma

Oskar ve Eli. Çok farklı yollardan, her ikiside kurbanlardı. Hangisi neden, her şeye rağmen, arkadaş oldular. Ve hayat için hangi biri diğerine bağlı oldu. Oskar annesiyle birlikte şehrin kenarındaki kasvetli bir evde yaşayan 12 yaşında bir çocuk. Oskar'ın yanında olmayan babası hakkında hayalleri vardır. Okulda siliktir ve korktuğu zaman altını ıslatır. Eli yan daireye taşınan yeni genç kız. Bu kızla ilgili garip, tuhaf şeyler var. Ve o sadece akşamları dışarı çıkıyor. O, sonsuza kadar çocukluğunda dondurulmuş ve taze kan içmediği için ayıplanmış 200 yaşında bir vampir. 1981 sonbaharında, Blakeberg’e, İsveç'e geliyor. Genç bir çocuğun vücudu kanı boşaltılmış bir şekilde bulunmuş ve dedikodular bunun bir ayin olduğunu söylemekte. 12 yaşındaki Oskar bunun uzun bir aradan sonra gelen bir intikam olduğunu ummakta—günlerdir katlanmak zorunda kaldığı zorbalıkların intikamı…
vampirakimi.com

Melissa De La Cruz 2-Maskeli Balo


 
Maskeli Balo
 
Melissa De La Cruz’dan

gerçekçi mekânlarda geçen kurgusal bir üçlemenin ikinci kitabı...

Maskeli Balo

İyi insanlar bile zorunlu kaldıklarında sahteliklere başvuruyorsa, iyi vampirler neden bunu denemesin?

Schuyler Van Alen, büyükannesini kaybettikten sonra yarı insan ve yarı vampir olarak hayatta tek başına kalır. En iyi arkadaşı Oliver, onun her zaman yanında olsa bile bu dostluk Schuyler’ın sıkıntılarının üstesinden gelmesine yardımcı olmaz.

Büyükannesinin vasiyeti üzerine, Kardinaller Meclisi tarafından sürgüne gönderilen büyükbabası Lawrence’ı bulmak için Venedik’e giden Schuyler’a seyahatinde Oliver destek olur ve kovalamaca başlar. Schuyler büyükbabasını bulmuştur ama esas sorun, onun bir Asil Kanlı olarak yüzyıllardır süregelen vampir lanetini çözmesinde gizlidir.

Vampirler arasındaki sahte yüzler, bir maskeli baloda oyunlarını oynamaya başlar ve akıl almaz gelişmelerle Schuyler, kendini hiç ummadığı bir hayatı yaşarken bulur.

Melissa De La Cruz 1-Asil Kan


Asil Kan

Yazar: Melissa De La Cruz
Yayınevi: Epsilon Yayınevi
Dizi: Bestseller
Editör: Nihal Kuşhan
Çeviren: Aybars Akakıncı
Basım Yeri / Tarihi: İstanbul 2009 / Nisan
Sayfa Sayısı: 272

Konusu:
Yaşam, herhangi birisinin şimdiye kadar fark ettiğinden daha kırılgandı. Bir dakika önce yaşarken bir dakika sonra ölü olabilirdin. Peki ya hiç ölmeyeceksen?
Doğum, yaşam ve ölüm. Her biri birer döngü ama bir de bu döngünün dışında yaşayanlar var; doğan, yaşayan ama hiç ölmeyenler!
İnsan yaşlandıkça ölümü bekler ve nasıl öleceğini de merak eder. Kanı kırmızı olan her insan, kalp krizi, şeker nöbeti, anevrizma gibi bir hastalık yüzünden, bir kaza sebebiyle ya da yatağında uyurken ölür. Bu kaçılmazdır. Peki diğerleri? Yani Vampirler! Yani asil kanlı insanlar! Damarlarında kırmızı yerine mavi kan akan eşsiz canlılar!
Schuyler, babasız büyümüş annesi komada olan silik bir kızdır. Büyükannesi ile kocaman bir evde yaşamaktadır ve başlangıçta kimseyle paylaşamadığı doğaüstü ilginç şeyler görmektedir.
En iyi arkadaşı Oliver ile gittiği bir eğlencede asillerle tanışırlar ve bir arkadaşlarının ölümüyle tüm sırlar yavaş yavaş açığa çıkar. O, hem bir asil yani Mavi Kanlı, hem de normal bir insandır.

Güneyli Vampirler Serisi-Şehir Ölüsü




Şehir Ölüsü

 Yazar :Charlaine Harris
Çeviren: Yiğit Değer Bengi
Orjinal Adı:Living Dead in Dallas
Çıkış Tarihi: Temmuz 2009
Sayfa Sayısı:  352

Barmen kızımız Sookie Stackhouse’un bu aralar şansı pek yaver gitmiyor. Önce iş arkadaşı öldürülüyor ve bu durumu görünürde kimse umursamıyor. Derken, canavar ruhlu bir yaratık tarafından zehirli bir kırbaçla kamçılanıyor. Ve tam o sırada devreye kanından zehri emmek için vampirler giriyor -sanki kan emmek işlerine gelmezmiş de kıyak çekiyorlarmış gibi!
Sookie borçlanıyor tabii. Dolayısıyla bu kan-emicilerden biri ondan iyilik isteyince de geri çeviremiyor. Aradan çok geçmeden soluğu Dallas’ta alan Sookie telepatik güçlerini kullanarak kayıp vampiri bulmaya çalışıyor. Ayrıca bu konuyla alakalı bazı insanlarla da görüşmek zorunda. Yalnız bir şartı var. Vampirler uslu duracaklarına ve bu insanlara zarar vermeyeceklerine söz vermeli. Tabii söylemesi kolay. Vampir tayfasının yoldan çıkması için gereken tek şey leziz bir sarışın ve işlerin katliam boyutu kazanmasına yarayacak minik bir hata…

Güneyli Vampirler Serisi-Gündüz Ölüsü



  Güneyli Vampirler Serisi

Yazar :Charlaine Harris
Çeviren: Yiğit Değer Bengi
Kapak:Melek Koç
Orjinal Adı:Dead Until Dark
Çıkış Tarihi: Mart 2009
Sayfa Sayısı: 436

Belki de sevgilinizin bir vampir olması o kadar da şahane bir şey değildir… ‘Komik, hızlı tempolu, eğlenceli ve müthiş merak uyandıran bir vampir ve aşk romanı; elinizden bırakamayacaksınız, sakın kaçırmayın.’

-Susan Sizemore
Sookie Stackhouse, Louisina’nın ufak bir kasabasında, kendi halinde bir bar garsonu. Sessiz, sakin, etliye sütlüye karışmaz ve öyle çok sık dışarı çıkmaz. Güzel olmadığından değil. Güzel bir kız. Sadece, Sookie bir çeşit ‘beceriksizliğe’ sahip. İnsanların zihnini okuyabiliyor. Bu yüzden de erkekler tarafından pek tercih edilmiyor, diyelim. Bir gün Bill ile tanışıyor, uzun boylu, yakışıklı, esmer -üstelik Sookie adamın aklından geçen tek kelimeyi bile duymuyor. Bill, Sookie’nin hayatı boyunca beklediği erkek…
Fakat Bill’in de kendine has bir ‘beceriksizliği’ var. O bir vampir, hem de kötü şöhretlisinden. Ciddi anlamda tüyleri diken diken eden bir grupla takılıyor ve hepsi de -ne sürprizdir ki- potansiyel katil. Üstüne üstlük, Sookie’nin iş arkadaşlarından biri öldürülünce, Sookie sıranın kendisinde olduğunu düşünmeye başlıyor.
‘Charlaine Harris temiz ve okuru ikna ederek yazıyor.’

-The New York Times Kitap Eki
‘Nadir rastlanan yeteneklere sahip bir yazar.’

-Publishers Weekly

Anne Rice-Pandora


Pandora
Anne Rice
 
Baştan Çıkarıcı Rice bütün o güzellikleriyle seksi ve dayanılmaz vampiri ile geri dönmüş... Pandora bir süper kadın kahraman; güzel, tabi ki zeki, korkusuz, özgür, tutkulu ve becerikli. Ve nefesleri kesecek adrenalin pompası gibi bir eser. Lestat ve Marius'un izinde New Orleans'a hareketli bir yolculuk geçirecek. - Booklist Korkunç Derecede Enerjik Karakter Augustus Romasında doğmuş soylu bir kadındır, sonraları Pandora Mitini kendisiyle adlandıracak ve süprizlerle dolu kutusunu açacaktır. Yeni bir kan emme ihtiyacından sonra oturduğu modern Paris kafelerinden birinde, kendi tarihini baştan yazmaya karar verir ve deri kapaklı antika bir defterin boş beyaz sayfalarını hemen doldurmaya başlar... Öyküsel zekânın zenginliği ve zamanın detaylarını anlatan muhteşem bir eser... - The New York Times Book Review

Anne Rice-Vampir Lestat


                                  
Vampir Lestat
Anne Rice
 
Tüm zamanların en çok okunan ve vampir edebiyatında yeni bir çığır açan Vampir Günlükleri üçlemesinin ikinci kitabı Vampir Lestat, Paris, Mısır ve Amerika’da geçen tüyler ürpertici bir öykü…

Vampir Lestat, ölümsüzlerin en yeteneklisi, en küstahı ve en yakışıklısı. Omuzlarına dökülen sarı saçları, gri mavi gözleri ve uzun boyuyla, 1780’lerin Paris’inde herkes ona hayrandı. Şimdiyse tüm dünya ona deli oluyor çünkü o bir rock star. Lestat bu durumun keyfini çıkarsa da diğer vampirler bundan hiç memnun değiller. Özellikle de Kraliçe Akasha: sinemaya da uyarlanan, dizinin üçüncü kitabı Lanetliler Kraliçesi’nin kahramanı çekici ama acımasız vampir…

Üçlemenin ilk kitabı olan Vampirle Görüşme’nin kültleşen filminde dünyanın en ünlü vampiri Lestat’ı canlandıran Tom Cruise unutulmaz bir performans sergilemişti.

“Baş döndürücü bir öykü… İlki kadar dâhice ama daha eğlenceli, daha vahşi ve daha rahatsız edici.”

New York Times

Anne Rice-Vampirle Konuşma



Vampirle Konuşma
Anne Rice

Ard arda yazdığı vampirli kitapalrının ulaştığı başarıyla vampir edebiyatını bütün dünyada yeniden hortlatan Anne Rice'ın bu kitabı, tuhaf bir biçimde her şeyi sarmalayıp kuşatan erotik anlarımı, ustaca kurulmuş atmosferei, baştan sona hiç düşmeyen bir tempoyla sağlanmış gerilimi sayesinde soluk soluğa okunuyor. Vampirleri ve vampirliği kaba bir metafor olarak değerlendirme kolaycılığına düşmeden, yarattığı karakterlerin derin iç dünyaları ve sağlam çizilmiş portreleri sayesinde insanlığın en eski varoluş sorunlarına ustaca eğilme başarısını gösteren Rice, bir yanıyla sentetik, bir yanılya klasik bir tat yakalıyor.

Anne Rice - Vampirle Görüşme



Vampirle Görüşme
Roman
Anne Rice

 Merkez Kitaplar, Esrarengiz Kitaplar adlı yeni dizisinde, edebiyatın aykırı tavırlarıyla bilinen önemli yazarları, karabasanlar, gizler ve sırlarla örülü dünyaların kapılarını araladıkları kitaplarıyla okurlarla buluşuyor...

Polisiye ya da bilimkurgu türlerinden farklı bir çizgide olan dizideki kitaplar, değerli yazarların kaleminden çıkmalarına ve kendi türlerinde klasik sayılmalarına karşın unutulmuş ya da Türkçe'ye hiç çevrilmemiş kitapları yeni kuşak okurlarla buluşturuyor.

Projenin ilk iki kitabı Anne Rice'ın Vampirle Görüşme ve G.K.Chesterton'ın Bay Perşembe adlı kitapları.

Vampirle Görüşme, ilk kez 1991 yılında usta çevirmen Roza Hakmen'in çevirisiyle yayınlanmıştı.

Medyada "Vampirle Görüşme":

1994 yılında filme de çekilen, Brad Pitt, Tom Cruise, Antonio Banderas gibi oyuncuların ölümsüzleştirdiği Vampirle Görüşme, zamanın ötesinde bir hikayeyle okurunu şaşırtıyor.


Şimdiye kadar yazılmış en müthiş, en erotik ve en şehvetli kitaplardan biri.
- Sting

Tüyler ürpertici bir karabasan... Büyük bir başarı... Hayal gücünün etkileyici bir ürünü.
- Sunday Times

İlk sayfasından başlayarak etkisi altına alan, elinizden bırakamayacağınız bir kitap. Okur, başka hiçbir ölümlünün yaşamadığı bir deneyimden geçtiğini hissediyor.
- Chicago Tribune

Etkileyici. Hem korkunç, hem güzel, hiç akıldan çıkmayacak bir kitap.
- Washington Post

Anne Rice'ın Vampir Günceleri...

Anne Rice'ın Vampir Günceleri...

1. Interview With the Vampire (Vampirle Görüşme)
2. The Vampire Lestat (Vampir Lestat)

3. Queen Of The Damned

4. The Tale Of The Body Thief
5. Memnoch The Devil
6. The Vampire Armand
7. Merrick
8. Blood And Gold (Kan ve Altın)
9. Blackwood Farm
10. Blood Canticle
11. The Vampire Vittorio (Vampir Vittorio)
12. Pandora



Not: Mor ile işaretli olanlar ülkemizde Türkçesi çıkmış olanlardır.
İlk üç kitap, üçleme şeklinde ilerlemektedir. Seri, 4. kitaptan itibaren bağımsız birer kitap halinde ilerlemekte ve okuma sırası farketmemektedir. 4. kitaptan itibaren her kitap kendi karakterinin hikayesini anlatmaktadır...
vampirakimi.com

Vampir Günlükleri 1- Uyanış Ve Savaş






Vampir Günlükleri - Uyanış Ve Savaş


L.J. Smith
Artemis Yayınları·
Basım Tarihi : 10 - 2009
Sayfa Sayısı : 496
Çevirmen : Selim Yeniçeri
KONUSU
Ailelerini dört ay önce bir trafik kazasında kaybetmiş olan 17 yaşındaki Elena ve 15 yaşındaki kardeşi Jeremy, yaşadıkları acı sonrası hayatlarına devam etmeye çalışmaktadırlar. Elena çevresinde her zaman güzelliği ve başarılı bir öğrenci olmasıyla ön planda olmuştur. Yaşadığı acıyı dış dünyadan saklama çabasındadır. İki vampir kardeşten Stefan ve Damon'ın kasabaya gelmesiyle, Elena'yla Stefan hemen birbirlerine karşı ilgi duymaya başlarlar.
Dizi bu hikâyeden yola çıkarak, ufak bir kasabadaki iki vampir kardeşin Elena isimli genç kıza karşı duydukları tutku yüzünden birbirleriyle mücadele içerisinde olmalarını konu alıyor. Vampirlerden daha iyi huylu olarak tanımlayabileceğimizin adı Stefan, daha sert ve karanlık görünümlü olan ve insan kanı içme konusunda herhangi bir vicdan azabı duymayansa Damon. Bu iki vampirin birbirleriyle mücadelesi sırasında yalnızca Elena değil, genç kızın ailesi ve kasabanın diğer sakinleri de tehlike altında olacak.
Serinin devamı VAMPİR GÜNLÜKLERİ, ÖFKE ve KARANLIK BULUŞMA

Mezarda ki Vampir



İtalya'nın Venedik Kenti'nde, Ortaçağ'da Vebadan Ölenlerin Gömüldüğü Toplu Mezarı Kazan Arkeologlar, Bir Kadın İskeletini Ağzında Tuğla ile Buldular.

İtalya’nın Venedik Kenti’nde, Ortaçağ’da vebadan ölenlerin gömüldüğü toplu mezarı kazan arkeologlar, bir kadın iskeletini ağzında tuğla ile buldular.

O dönemlerde veba hastalığının insanları ısırıp kanını emen vampirler tarafından yayıldığına inanılıyordu ve vampir olduğundan şüphelenilen insanların mezarı kazılıp ağızlarına tuğla koyarak veba yayması durdurulmaya çalışılıyordu. İskeleti incelemeye alan bilim adamlarının vampirlerle ilgili önemli sonuçlara ulaşması bekleniyor.
vampirakimi.com

Vahşi - Gece Evi Serisi 4. Kitap


Zoey'in yeni macerasının tadını çıkarmaya hazır olun!

Gece Evi'nde her şey Zoey için karmakarışık bir hal almaya başladı. Bir hafta içinde üç erkek arkadaşının üçünden de oldu.

Kurallar değişti!

Yetenekleri eskisinden çok daha güçlü!

Yine de o en karanlık ruhlarla başa çıkabilecek mi?

Seçilmiş - Gece Evi Serisi 3. Kitap


İLK ÖNCE İŞARET'LENDİ,

ARDINDAN İHANET'E UĞRADI.

ŞİMDİ İSE ZOEY BİR SEÇİLMİŞ...

Dünyada satış rekorları kıran, okuyan herkesi bağımlısı yapan gençlerin yeni gözdesi Gece Evi Serisinin 3'ncü kitabı SEÇİLMİŞ'te heyecan hız kesmeden katlanarak devam ediyor.

DİŞLERİNİZİ BU MUHTEŞEM MACERAYA GEÇİREBİLİRSİNİZ

Büyük bir felaket Zoey Kızılkuşu bekliyor. En iyi arkadaşı artık ölümsüz. Dostları birer düşmana dönüşmekteler. Düşmanları ise birer dosta. Ve o kana susamış üç erkekle aynı anda çıkmaktadır. Genç bir vampir olmak hiç bu kadar cehenneme dönüşmemişti.

İhanet - Gece Evi Serisi 2. Kitap


Bir Gece Romanı

KIŞKIRTICI BİR İHANET, ŞAŞIRTICI BİR TEHLİKE...

GECE EVİ SERİSİNİN BÜYÜLEYİCİ İLK KİTABI İŞARET’TEN SONRA İHANET KİTABINDA DA HEYECAN ARTARAK DEVAM EDİYOR

Zoey için Hayat harika bir şekilde akıp gitmektedir. O sonunda vampir tanrıçasının ona verdiği büyük güçlerle barışık hale gelmiştir ve okulun bir parçası olduğunu içtenlikle hisseder. Fakat ardından hesapta olmayan bir şey gerçekleşir: Küçük yaştaki çocuklar öldürülür ve bütün deliller Gece Evi’ni işaret etmektedir. Zoey kendisini eşsiz kılan yeteneklerin sevdiklerine karşı bir tehdit unsuru olabileceğini anlar

GECE EVİ SERİSİ’NİN İKİNCİ KİTABI İHANET SİZİ ESİR EDECEK

“Karanlık vampir dünyasında geçen olağanüstü etkileyici bir macera.”

—Romantic Times BOOKreviews

“Son zamanların en iyi gençlik romanı. Sosyal bir dışlanmış olmanın ve dostluğun muhteşem güzelliğini gösteriyor.”

—The Beltane Papers

Gece Evi serisinin ikinci kitabı İHANET ürkütücü, seksi, güzel, şaşırtıcı ve müthiş heyecanlı

İşaret - Gece Evi Serisi 1. Kitap


Yeni Bir Hayat, Yeni Bir Aşk...

Tüm Dünyada Gençlerin Tutkunu Olduğu Yeni Bir Vampir Serisi.

"Yüzümü ona çevirdiğimden beri bu kitap beni kendine esir etti. Tamamıyla muhteşem. İşaret, ateşli, karanlık ve eğlenceli."

-Gena Showalter, Yazar-

"İlk paragraftan itibaren bağımlısı oldum. Kitabı bir çırpıda bitirdim."

-MaryJanice Davidson, New York Times bestseller Yazarı-

Aşırı derecede bağımlılık yapan bir vampir serisi

-Romantic Times-

On altı yaşındaki Zoey, İz Sürücü tarafından İşaretlendiğinde, eski hayatının geride kaldığını anlamıştı. Şimdi artık, arkadaşlarından ve ailesinden ayrılıp çalışması gereken tek dersin Vampir 101 olacağı Gece Evi'ne yerleşmek zorundaydı.

Aşk, İhanet, Gerilim ve Rekabet dolu Gece Evi Serisinin İlk kitabı İşaret sizi kendisine esir edecek.

Buz Öpücük-Vampir Akademisi 2



Buz Öpücük

Kitap Adı: Buz Öpücük- Vampir Akademisi 2
Orjinal Adı: Frostbite
Yazarı: Richelle Mead
Çevirmen: Selim Yeniçeri
Türü: Polisiye-Macera
Basım Tarihi: Ekim 2009



Aşk ve kıskançlık zorunlu bir kış tatilinde
çarpışırsa, eğlence kana bulanabilir!

Rose, Dimitri'yi seviyor. Dimitri de belki Tasha'yı seviyor.
Ve Mason da Rose ile birlikte olmak için canını vermeye hazır.
   St. Vladimir'de kış tatili geldi ama Rose tatil havasına bir türlü giremiyor.Muazzam bir Strigoi saldırısı okulu yüksek alarm durumuna geçirdi ve          Akademi artık Gardiyanlar'la dolu.
   Ki aralarında Rose'un çetin ceviz annesi Janine Hathaway de mevcut. Ayrıca annesiyle teke tek dövüş yetmezmiş gibi, Rose'un yakışıklı eğitmeni Dimitri'nin de başkasında gözü var. Arkadaşı Mason ise Rose'a feci tutulmuş vaziyette ve Rose da erkek arkadaşı Christian'la bol bol yiyişen Lissa'nın beynine hapsolup duruyor!
  Strigoiler yaklaşıyor, Akademi hiçbir riski göze almıyor. Bu sene, St. Vladimir'in yıllık kayak tatilli mecburi. Ancak göz kamaştırıcı kış manzarası ve şık Idaho tatilköyü yalnızca bir güven ilüzyonu. Üç arkadaş ölümcül Strigoilere karşı bir harekette bulunup kaçınca Rose, onları kurtarmak için Christian ile güçlerini birleştiriyor.
Ancak kahramanlığın da bir bedeli var elbet...
  Çok fena, çok.


İlk kitabını bir nefeste okuduğumuz Vampir Akademisinin ikinci kitabı Buz Öpücük, sürükleyici hikayesiyle devam ediyor.

Kitap çok akıcı ve her sayfada biraz daha fazla okumanıza sebep olan bir dille yazılmış ki kitabın sonuna nasıl geldiğinizi anlayamıyorsunuz. Hiç sıkılmadan okuyacağınızın garantisini verebilirim.

Hikaye en baştan heyecan verici olaylarla başlıyor. Strigoiler…Vampir Akademisi olası Strigoi saldırısı için ayaklanıyor ve birçok gardiyan okula Moroileri korumak için geliyor.  Rose’un annesi de aralarında elbette. Biz de, bu vesileyle Rose ve annesinin hikayesini biraz da olsa öğrenmiş oluyoruz ki sadece biraz diyorum, çünkü bu konuda bir çok sürpriz sizleri bekliyor…

Hali hazırda bekleyen Strigoi saldırısı yanında güzel olaylarda oluyor tabiî ki…  Rose ve Dimitri..  Hepimizin bildiği gibi aralarındaki elektrik yadsınamaz bir gerçek. Ancak biri öğretmen, diğeri öğrenci...  Bu ikilemle savaşlarını da göreceğiz kitapta. Aşk mı yoksa kurallar mı?

Ve tabiî ki hikayeye yeni karakterler de ekleniyor ve hepsi birbirinden heyecanlı olayları beraberinde getiriyor. Öncelikle Rose’un yakın arkadaşı Mason, Rose’a deli gibi aşık ancak Rose’un gözü Dimitri’den başkasını görmüyor. Ve zavallı Mason, Rose’u mutlu etmek için elinden geleni yapıyor.  Ve tabiî ki  Tasha Ozera…  Kim bu kadın?  Nereden çıktı?  Bu kadın bir Moroi ancak kendine gardiyan seçmeyi reddetmiş, dövüş dersleri veren çok güzel bir bayan.  Ve tabiî ki gözü Dimitri’nin üzerinde… Dimitri de Tasha’nın gücünden etkilenmiş gibi görünüyor.  Ve tabiî ki bu durum Rose’un gözünden kaçmıyor.  Ve Adrian… Bu karakterin çok sevileceğini düşünüyorum zamanla.  İlk başlarda biraz sinirlendiren bir tip. Kendisi bir Moroi…  Biraz ukala, kendini beğenmiş, çapkın, yakışıklı ve kraliyet ailesine mensup. Ayrıca Rose’a kafayı takmış durumda.

Lisa ise herkesin dışlamış olduğu sevgilisi Christian ile çok mutlu ve tahmin edersiniz ki bazı durumlarda Rose’un aklına girdiğinden habersiz. Hatta erkek arkadaşıyla ilişkiye girdiği anlarda bile...  Bu durum gerçekten benim çok hoşuma gitti çünkü Rose kendini bir anda Lisanın yerinde ve Christian ile pek de uygun olmayan bir şekilde buluyor, ki bana göre çok eğlenceli bir bölümdü.

Akademi bu seneki kayak tatilini mecbur tutuyor.  Hep birlikte Idaho denilen bir tatil köyüne gidiyorlar. Ancak burada her şey görüldüğü gibi değil tabiî ki.  Akademiden 3 kişi Strigoiler tarafından kaçırılıyor. Onları kurtarmak ise Rose’a düşüyor.  Christian ile birlikte çıktıkları bu kurtarma operasyonu, gerçekten nefesinizi tutacağınız olaylar barındırıyor.  Dediğim gibi sürprizler ve sırlar bolca karşınıza çıkacak. Aşk ve macera yine çok güzel bir şekilde bir araya getirilmiş. Her ikisinin de tadını alıyorsunuz. Ve sonunda yine “Devamında ne olacak?” sorusu içinizi kemirecek. Çünkü garantisini veririm ki hikaye hızlanarak ve daha da soluk kesici bir hale dönüşerek devam ediyor.
                                                                   vampirakimi.com

Vampir Akademisi


En yakın arkadaşınızı korumak için neler yapabilirsiniz?

-Kendi kanınızı ona sunmak,
-Onu ölümünüz pahasına korumak,
-Onun için herşeyi geride bırakıp kaçmak

ya da

-Yine onun için herşeyi sil baştan yaşayıp bunun ağırlığında ezilirken bunu ona bile belli etmemek yapabileceğiniz şeyler arasında mı?

Richelle Mead eşsiz hayal gücüyle gerçekten farklı bir vampir toplumu yaratıyor. Ülkemizde henüz birinci kitabı çıkan Vampir Akademisi serisinde Richelle Mead kitabın kapağında yazan ''Sadece gerçek bir dost sizi ölümsüz düşmanlardan koruyabilir'' sözünden yola çıkarak farklı bir kitap, farklı bir seri yazıyor.

Elinize aldığınız anda merak her yanınızı sarıyor. Neden? Niçin? soruları arasında kalıyorsunuz biran ve şunu söylemeliyim Richelle sonu tahmin edilemez bir kitap yazmış.Kitap bitse de elinizde hala çözemediğiniz şeyler kalıyor ve bu yüzden ikinci kitabı iple çekmeye başlıyorsunuz.

En yakın arkadaşınızı korumak için neler yapabilirsiniz sorusu dışında en yakın arkadaşınız için nelerden vazgeçebilirsiniz sorusu da soruluyor kitapta ama cevapları,

-Yaşamımdan, kanımdan, benliğimden olmuyor.

Cevabı;

-Tutkularımdan, zevklerimden, kırılgan kalbimden, gözyaşlarımdan ve aşkımdan oluyor.

Tabi bir diğer soru da ''Bir vampirin korumaya ihtiyacı var mıdır?'' varsa eğer mükemmel, hızlı ve güçlü dostlarımızdan daha güçlüleri olduğu için mi? yoksa dostlarımız aslında o kadar da güçlü değil mi?

Kafanızın karıştığını biliyorum ama kitapta daha çok karışacak emin olun.

Pekala kitap bu kadar kafa karıştıracak nasıl bir içeriğe sahip? sorusuna gelelim.

Öncelikle kitapta zaman kavramı çok karışık yani bu günü yaşarken birden iki ay öncesine gidip gelebilirsiniz.Bolca geriye dönüş var ama sanmayın ki sorularınızın cevabını bu geriye dönüşlerde bulabileceksiniz. Aksine kafanız daha da fazla karışıyor ve ancak sona doğru oturuyor parçalar yerine...

Kitabın başlarında kim kimdir? soruları da ufak çaplı bir kafa karışıklığına neden olsa da hemen çözülüyor olay...

Peki kitapta ne anlatılıyor?

Kitapta vampirler karşımıza Moroi'ler olarak çıkıyorlar yani direk vampir denmiyor kimseye ve genellikle üst sınıf Moroi'ler anlatılıyor ama arada diğer vampirlere de değiniliyor. Bizi ilgilendiren Moroi -Lissa- yani Moroi Prensesi kırılgan ve hassas yapısıyla vampir diyemeyeceğiniz biri...

Diğer önemli karakterimiz Rose Hathaway... Rose bir dampir yani yarı insan yarı vampir bir aileden geliyor. Moroi prensesi Lissa'nın en yakın arkadaşı ve onun koruması. Akademi de gözle görülür bir farklılığı var. Seksi ve baştan çıkarıcı zaman zaman ve asi...Lissa ile aralarında özel bir bağ var ve tabiki nedenini söylemeyeceğim. Rose güçlü yapısının altında kırılgan bir yapıya sahip aslında... Herkes gibi tutkuları ve zevkleri var ama bunu en yakın arkadaşı için dizginleyebilecek bir yapıya da sahip... Fedakar...

Kitap nedenini kimsenin bilmediği bir kaçış öyküsünün sırlarını anlatıyor. Rose ve Lissa olağandışı bir durum yüzünden akademiden kaçıp iki yıl boyunca kaçak hayatı yaşıyorlar ama sonunda başka bir dampir tarafından -Dimitri- yakalanıp okula geri getiriyorlar.

Akademide eskisinden daha zorlu bir hayat bekliyor onları... Kimseye açıklayamayacakları sırları yüzünden bazen eziliyorlar, küçük düşürüyorlar ve en önemlisi bazen aşklarından vazgeçiyorlar.

Kitap gerçekten çok etkileyici ve bir solukta okunabilecek bir kitap... Aşk arayanlara aşk... Macera arayanlara macera...

Etkileyici ve değişik bir kitap arayanlar için harika bir kitap...
vampirakimi.com

Vampirlerin ihya Ettiği Kasaba

Alacakaranlık'ın konusunun geçtiği Forks'u vampirseverler bastı. Kasabaya ayda 16 bin kişi gidiyor..




Milyonların bekleyişi sona erdi. Genç kızlar ve kadınlar uzun bir ayrılıktan sonra yakışıklı vampirlerine yeniden kavuştular. Dün vizyona giren Yeni Ay, edebiyata 'aşık olunacak sübyan vampir' kavramını getiren Stephenie Meyer'in Alacakaranlık serisinin ikinci filmi. Meyer'in vampir Edward ile ölümlü Bella'nın aşkını anlattığı dört kitaplık seri, bugüne kadar 85 milyondan fazla sattı. Beyazperdeye uyarlanan Yeni Ay da ilk film gibi gişe rekorları kıracak. Ama Alacakaranlık furyasından kârlı çıkan tek kişi, kitapların yazarı Meyer değil kesinlikle. Alacakaranlık, ABD'nin kuzeybatısındaki minicik bir kasabayı da ihya ediyor. Kitapların konusunun geçtiği Forks'un tarihi artık Alacakaranlık öncesi ve Alacakaranlık sonrası diye ikiye ayrılıyor artık. Ülkenin en kuzey batısında bulunan ve kitaplar popülerleşinceye dek pek kimsenin uğramadığı 3120 nüfuslu kasabaya bugün ayda 16 bin turist geliyor. Herkesin derdi de aynı; Edward ile Bella'nın aşklarının izini sürmek. İlk karşılaştıkları yer olan Forks Lisesi, furyadan en çok nasibini alanlardan. Üzerinde Forks yazan montu yüzünden havaalanında 'genç kız saldırısı'na uğrayan müdür, ziyaretçileri memnun etmek için Bella ve Edward yazılı dolaplar yaptırmış okula. Büyük vampir Carlisle Cullen, kitaplara göre kasabanın hastanesinde çalışıyor. Bugün Forks Hastanesi'nin otoparkında, Dr. Cullen'a ayrılmış özel bir park yeri bulunuyor. Kapanmaya yüz tutan mağazaların her biri Alacakaranlık temalı butiklere dönüşmüş. Biri Bella hamburgeri satıyor, diğer vampir tişörtleri. Otellerin her birinde bir Bella ve Edward süiti bulunuyor. Her yerde 'Alacakaranlıkçılar, hoşgeldiniz' posterleri asılı. Ama en çok ilgiyi, Bella'nın kullandığı kırmızı kamyonetin benzeri çekiyor. Vampir turistleri, kasabanın girişinde duran kamyonetin önünde fotoğraf çektirmeden Forks'tan ayrılmıyor. Günübirlik turların fiyatı 300 dolardan başlıyor.


YEDİKLERİ RAVİOLİ BİLE YOK SATIYOR



Alacakaranlık hayranlarının bir diğer uğrak noktası da, kasabanın yakınındaki şehir, Port Angeles. Bella ile Edward'ın ilk randevusunun geçtiği restoranı, kapısındaki yazılardan hemen anlıyorsunuz zaten. Genç kız kitaba göre burada mantarlı ravioli yemişti. İddia edilene göre 17 dolarlık yemekten bugüne kadar 4500 adet satmış, restoran. İşin ilginç yanı, Stephenie Meyer, ilk kitabı bitirene kadar çevreye adımını bile atmamış! Vampirleri için az güneşli, bol yağışlı bir habitat ararken, internetten bulmuş Forks'u. Bu tesadüf sonucunda kaderi değişen kasaba, 'kurtarıcılarını' anmayı da ihmal etmiyor. Kitapta Bella'nın doğum günü olarak geçen 12 Eylül, artık Stephenie Meyer günü olarak kutlanıyor.



Vampir Bella





 
 
 
 
 

Vampirler...




VAMPİRLER HAKKINDA




Vampir kültürü Babil’den kalan örneklere dayanır ve yüzyıllar boyunca değişimini inceleyen kapsamlı folklorik tarihsel araştırmalara konu teşkil eder. Kan emme ve öldükten sonra dirilme efsaneleri Orta Çağ’da yayıldı. 1200’lerde İngiltere’de Galli bir din adamı olan Walter Map bir vampirin bütün bir köy ahalisinin kanlarını emmek suretiyle öldürdüğünü iddia etti. Map’ın iddasına göre köyde sağ kalan son kişi kılıcını çekip kana susamış cehennem yaratığının kafasını ensesine kadar ikiye bölmüş ve tehlikeyi sona erdirmişti.
Sadece Hıristiyan Avrupada değil çeşitli toplumlarda vampir efsaneleri yaratıldı. Hindistan’da kimi kadınlar uyurken kana susamış cinlerin saldırısına uğradıklarına inanırlar. 1001 Gece Masalları’nda dişi vampirlerle ilgili öyküler yer almaktadır. Yeni Gine’nin Camma kabilesinde Ovengua cini ya da Borneo adasındaki Dayak kabilesinde Buau adlı varlık da benzer inanışlara dayanan yaratıklardır.
Tarihçiler vampir kelimesinin Sırpça Lehçe ya da Türkçe’den türetildiğini öne sürer. Bu efsanenin ayyuka çıktığı ve vampir avlarının düzenlendiği 1730’lu yıllarda Aydınlanmanın ünlü filozofu Voltaire konuya şöyle bir yorum getirir: “Gerçek kan emiciler mezarlarda değil aramızda. Borsa spekülatörleri tüccarlar ve işadamları halkın kanını hergün emmekteler. Bunlar kesinlikle ölmüyor ama yaşarken çürüyor.” Karl Marx’ın konuya yaklaşımı ise şu şekildedir: “Sermaye ölü emektir. Ancak canlı emeğin emilmesi ile vampirlere özgü biçimde hayat bulur. Ne kadar emerse o kadar hayat bulur.”
1820’lerde bir eleştirmen “Vampiri olmayan tiyatro yok“ diye veryansın etmiştir. Yazar Sheridan Lefanu‘nun 1872’de yazdığı “Carmilla” adlı öyküyle vampirler aralarına ilk kez bir kadını almışlar buradan da vamp sözcüğünü türetmişlerdir.
İrlanda’lı yazar Bram Stoker 1897’de yazdığı “Drakula” adlı eserinde türün bütün mitlerini toparladı ve bu konudaki en iyi klasiği meydana getirdi. Bu kitap vampir efsansinin sinemaya da atlamasına neden oldu. Alman dışavurumcu yönetmen Murnau 1922’deki ünlü klasiği “Nosferatu” ile sinema tarihindeki ilk vampir filmini çevirdi. 1930’lu yıllarda Hollywood’un en gözde konularından biri vampirlerdi. Sinemanın en tanınmış vampir oyuncusu ise Christopher Lee'ydi. Zaman içinde vampirler pusuya yatmış canavar görünümünden kurtulup şık baştan çıkartıcı güzel yaratıklar haline geldi. Francis Ford Coppola ise Bram Stoker’ın romanından yaptığı özgün uyarlama ile vampirlerin hayatını bir trajedi olarak yorumladı.


Vampirler Yaşadılar mı?




Bir Alman araştırmacı vampir efsanelerinin kökenini araştırdı. Sonuçta bu ‘ölümsüz’ vampirlerin köylerde ölen komşular olduğunu ayrıca kan emici bile olmadıklarını buldu. Romanya Macaristan Arnavutluk Bulgaristan ve Makedonya gibi Güneydoğu Avrupa ülkelerinde anlatılan öykülerde vampirlerin önemli bir rolü var.


Tabutlarını her zaman giyimli olarak terk eden vampirlerin yanaklarında ve burunlarındaki çürümelerle oluşan hafif çukurluklar dışında aslında pek de ilgi çekici tarafları yoktu. Hatta köpek dişlerinin uzaması gibi en belirgin vampir özelliği bile Güneydoğu Avrupa vampirlerinde hiçbir zaman görülmemişti.


Bonn Üniversitesi tarihçilerinden Peter Kreuter’in araştırmasına göre dünya kamuoyunun Bram Stoker’in 1897 yılında kaleme aldığı ‘Lord Dracula’ romanından tanıdığı vampir tiplemesinin halk söylencelerindeki ‘Ölümsüzler’ ile pek ortak yanı yok gibi. İlk vampirler ne kan emici ne de baştan çıkarıcı yaratıklardı. Hatta gün ışığında bile kaybolmuyorlardı. ‘Halk arasında anlatılanlar arasında egzotik kam emicilere yer yoktu’ diyor Bonn Üniversitesi tarihçilerinden Kreuter. Sıradan insanların vampirleri köylerdeki ölülerdi yani komşular.


Kreuter etnologlarca yayımlanan ve bugüne dek pek dikkate alınmayan sayısız raporu inceledi. En eski vampirler 1382 en yenisiyse 1968 yılında ortaya çıkmış. Bir köyde yaşanan uğursuzluklardan (bunlar bilinmeyen hastalıklar ya da ekini savurup götüren fırtınalar olabiliyor) her zaman bir ölümsüz sorumluydu. Ölünün dirilmesi muhakkak bir uğursuzluğu da beraberinde getirirdi.


Onlara yaklaşan biri eğer esrarengiz bir biçimde hayatını yitirirse komşuları ve akrabaları için sonsuz bir bela haline gelirdi. Lanetliler bir kez mezarlarından çıkmaya dursun bundan sonra kurbağa tavuk at ya da fareye dönüşür ve gündelik yaşamlarında bu şekilde dolaşıp dururlardı. Hatta bazıları alet ya da kap kacak biçimine bürünür ve zarar verebilmek için her zaman onlarla birlikte olurlardı.


Sarmısak ve Kutsal Su


Sarmısak kutsal su ya da haç yardımıyla tehlikeleri atlatamayan köylüler suçluyu yakalayabilmek için daha farklı yollara başvururlardı. Mesela mezarlık çevresine kül serpiştirerek vampirin ayak izlerini takip etmeye çalışır ya da halk arasında cinleri görebilen ve ölümsüzlerin bulundukları yerlere huzur getiren hayvanlar olarak bilinen kara horozları salarlardı. Ancak tüm çabaların boşa gittiği de olurdu. ‘İşte böyle zamanlarda köylüler kötüye karşı savunabilmek için biraz daha yakınlaşırlardı’ diyor Kreuter.


Yaşamlarında garip olaylarla karşılaşan yakınlarının ölümü köylülere yeni bir kuşku ve korku kapısını aralıyordu. Kuru ot yığınından düşen sarhoşken kapıyı kıran bedeninde bir lekeyle dünyaya gelen çok genç ya da çok yaşlı ölen herkes uğursuzluğu içinde taşıyan ve gelecek kuşaklara aktaran şüphelilerdi.


Mezarda Rahat Yok


İşte bu kuşkulu ölüler yakınlarına mezar başında büyük zahmetler verirdi. Yalnızca mezarlarında savunmasız olduklarından topuk ve dizlerindeki damarlar kesilir üzerlerine taşlar atılır ya da doğrudan doğruya tabuta çivilenirlerdi. Romenler birkaç on yıl öncesine kadar ölülerinin arkalarına bir diş sarmısak iliştirir ve ayaklarını iple bağlayarak gömerlerdi. Dalmaçya’da ise bazı kontrol grupları birkaç yılda bir mezarlığa giderek şüpheli ölülerin gerçekten çürüyüp çürümediklerine bakarlardı. Eğer eti hala diri görünüyorsa kalbine bir kazık çakılır ve diğer dünyada huzur bulması istenirdi.


Öbür Dünyanın Kanıtı


Kreuter Güneydoğu Avrupa’da vampir öykülerinin bu denli yayılmasının nedenini Ortodoks Kilisesi'nin ölüler hakkında ne mantıklı ne de mantıksız bir açıklama yapamayışına bağlıyor. Ölümsüzler bir yerde ölümden sonraki durum hakkında bilgi veriyordu halka. ‘Her vampir öbür dünyanın varlığına işaret eden bir kanıttı’ diyor Kreuter. İnanışa göre ölümsüz olarak köye dönmeyenler herhangi bir yerde huzura kavuşmuş oluyorlardı.


Bilim adamları vampir inançlarını bazı egzotik hastalıklarla da ilişkilendirmişlerdi. Delirme anında ortaya çıkan beklenmedik saldırılarbolizma bozukluğuyla meydana gelen porfirya hastalığının özel bir türü olabilirdi. Işığa karşı duyarlı olan porfirya hastalarında çok az miktarda hemoglobin ürediğinden yüzleri soluklaşır ve dişetleri kanar.


Tarihte 200 Olay


Yüzyıllar boyu buna benzer sadece 200 olayın yaşandığı hatırlatıyor Kreuter ve porfirya teorisine karşı çıkıyor. Hatta bazı psikologların yorumlarını da mantıklı bulmuyor. Psikologlar vampir inançlarını fantezilerine düşkün erkeklerin kadınları kanlarının son damlasına kadar sahiplenmek istekleri fakat kendi bedenlerine zarar vermek istemeleriyle açıklıyorlar. Oysa Kreuter incelemeleri sırasında insanların kadınları ziyaret eden vampirlerin doyurucu bir gücüne sahip olduklarına inandıklarını bulmuş


Vampir Efsanesi




Senelerdir eskimeyen vampir efsanesi.
Bilim adamlarına göre insan vücudunda demir eksikliğine bağlı olarak kan içme isteği belirebilirmiş. Dünyada hiç bir zaman vampirler yaşamadı sadece bu kan içen hastalıklı insanlar vampir düşüncesinin ortaya çıkmasına sebebiyet verdi. Fakat bu büyük vampir yalanı edebiyattansinemayadizilerden bilgisayar oyunlarına kadar pek çok alanda kullanıldı.

Claudiamız; Kristen Dunst'tan Fotolar